31 Ekim 2014 Cuma

Gerçek son-bahar

Ertesinde etüt olan Cuma sendromu yaşıyorum.
Oğulları Karaman'daki madenin içinde kalan  yaşlı anne babanın videosunu izledikten sonra, tümden bıraktım olumlu birşeyler bulma çabamı.
Giderek zorlaştı,inanmaya çalıştıkça acısını artırdı,mutluyum sandıkça tokat attı hayat.

Anladım ki,aslında herşey yolunda giderken ,can sıkıntısından girdiğin bunalımda "herşey güzel olucak" demek kolaymış.Günlük streslerin,rutin işlerin içinde tabii ki de bulunurmuş küçük surprizler.
Eve geldiğinde ağrıdan ağlayan anneyle karşılaştığında,çaresizlikten kahrolan kardeşi nasıl teselli edeceğini bilemediğinde,hiçbirşey kontrolün altında değilken ve tüm kontrolün sende olması gerekirken,kendini yorganın altına sokup günlerce uyumak istediğinde uyku imkansızken, şükrettiğin tüm güzellikler öyle anlamsızlaşıyor ki... Olmuyor işte bazen,resmen level atlatıyor hayat.
Biliyorsun bunu geçersen bonus çok büyük ama bölüm o kadar zor ki, istemiyorsun puan,ödül,gelecek güzel günler....

İstesen de istemesen de geçicek Sevinco,direnip durursan sancılı,sabırlı olursan yine sancılı ama belki daha çabuk.Hep acının içinde kalmak istesende izin vermez, ne yaptığı belirsiz bu salak hayat.Yarın sen yine hayat güzel diyeceksin.Ciğerini delen acı verdiği gibi, içini huzurla dolduran mutluluk vericek yine,hem de yine istemesen bile... Sen yine unutacaksın onca gözyaşını,yaşatacak seni,hayat işte.

Bunu biliyorsun,adın gibi biliyorsun da yine de acını çözmüyor.Anı yaşayamıyorsun bir kere, an acı dolu,geçip gitmiyor.İşte bu noktada duadan başka çare kalmıyor.Dua ve inanmak...
Başka türlü yaşamaya devam edemiyor,bu bir öküz gibi sapasağlam güçlü kız...